Cluj, Romanya’da bulunan en önemli şehirlerden biridir. Cluj’u Kaloş diye aratarak da bulabilmeniz mümkündür. Kaloş ya da Cluj’u Romanya’nın kuzeybatısında bulabilirsiniz. Bölgenin başkentiyse Kaloşvar olarak geçmektedir. Kaloşvar, Cluj’un en büyük ve en popüler şehridir. Cluj’a gittiğiniz zaman sizlerde fark edeceksiniz ki bölgenin üçte birini dağlar oluşturmaktadır. Dağlarla kaplı bu güzide şehri görmek isterseniz en kısa zamanda Cluj uçak bileti almanızı tavsiye ederiz.

Cluj, Drakula’nın memleketi olan Transilvanya’nın başkenti olarak da bilinmektedir. Meşhur vampirimizin barındırdığı topraklarda bir gezi yapmak, Transilvanya’nın izlerini görmek için bile Cluj uçak bileti almaya değer. Cluj şehri tam anlamıyla öğrenci şehri olduğunu söyleyebilir. Ülkenin geç nüfusunun da bir hayli yoğun olduğunu caddelere çıktığınız zaman kolayca anlayabilirsiniz. Cluj’un sokaklarını gezmeye başladığınız zaman her zevke uygun bir mekân olduğu görebilir, gençlerin ve öğrencilerin yoğunlukta olması sebebiyle de gece hayatının oldukça aktif olduğunu fark edebilirsiniz. Cluj’da Erasmus öğrencilerinin de sıklıkla tercih ettiği bölgelerden biridir. Erasmus, farklı ülkelerde bulunan üniversite öğrencilerinin altı aylık veya bir yıllık yurt dışı eğitimini almasıdır. Hayliyle Erasmus öğrencilerin sıklıkla tercih ettiği bir bölge olmanın avantajıyla farklı kültürlere ait genç insanlarla tanışabilirsiniz. Belki de bir dahaki yurt dışı geziniz hakkında bir fikir sahibi olabilir, gideceğiniz yere karar verebilirsiniz. Cluj uçak bileti aldığınız zaman genç nüfusun enerjisi sizlere de geçecektir.

Cluj sokaklarında gezdiğiniz zaman tarihi eserlerin, geçmiş mimarilerin dokusunun ve modern mimarinin izlerini her bir yerde görebilirsiniz. İki farklı noktanın harika birleşenlerini şehrin her yerinde görebilmeniz mümkündür. Romanya mimarisinin en güzel örneklerini bünyesinde toplayan Cluj, güzelliğiyle de sizleri etkisi altına alacaktır. En kısa sürede sizler de Cluj uçak bileti alarak bu güzelliklerin içerisinde kaybolabilirsiniz. Cluj’un para birimi Lei’dir.

Cluj’u toplu taşıma araçlarını kullanmak yerine yürüyerek de ulaşımınızı gerçekleştirebilirsiniz. Ancak yürümek istemiyorsanız şehir içi otobüsleri kullanarak da ulaşımınızı sağlayabilirsiniz. Şehirlerarası ulaşımı sağlamak içinse tren kullanımı sizlere büyük avantaj sağlayacaktır. Bilet satan yerlerden 4 Lei’ye iki kere kullanabileceğiniz bilet satın alabilirsiniz.

Cluj Napoca (CL J) Havalimanı: Türkiye’den Cluj’a doğrudan uçuş yapabilmek için Atlasglobal havayolu şirketi, Corendon havayolu şirketi, Türk Hava Yolları (THY)’den yararlanabilirsiniz. Cluj bölgesinden kullanabileceğiniz hava yolu şirketleriyse Lufthansa ve TAROM olarak bilinmektedir. Bunların yanında AirFrance, Alitalia, KLM, airberlin, Austrian, AEGEAN, British Airways havayolu şirketlerinden yararlanabilirsiniz. Bu havayolu şirketlerine bakarken aktarma sayısının ne kadar olduğuna da dikkat etmenizi öneririz. Böylece hem yoldan hem zamandan hem de paradan tasarruf etmiş olursunuz. Cluj şehrine ülkemizden İzmir, Ankara ve İstanbul şehirlerinden bir aktarma yaparak ulaşabilirsiniz.

Cluj şehrine geldiğiniz zaman özellikle Matthias Cornivus Anıtını ve St. Michael Kilisesi’ni görmelisiniz. Bu önemli iki yeri şehrin meydanında bulabilirsiniz. Cluj’da yapmak istediğiniz aktivitelere göre gidebileceğiniz birçok alan bulunmaktadır. Cluj’un tarihi geçmişi hakkında bilgi sahibi olmak istiyorsanız, işe müzeleri gezmekle başlayabilirsiniz. Cluj’un müzelere giriş ücreti öğrencilere 1,5 Lei ya da 5 Lei arasında değişmektedir. Bazı müzelerde fotoğraf çekebilmek için de para ödemeniz gerekmektedir. Müzelerde fotoğraf çekme ücreti genellikle 15 Lei’yle 20 Lei arasında değişmektedir. Bol fotoğraf çekmeyi seviyorsanız beğeneceğinizi düşündüğünüz müzeleri bir listeye alıp sadece onlara fotoğraf çekme ücretlerini ödeyebilirsiniz. Cluj’da ziyaret etmeniz gereken müzelerin başında Eczane Müzesi yer almaktadır. Bu mekân Transilvaya’nın en eski eczane müzeleri arasında yer almaktadır. Bu müzeyi ziyaret ettiğiniz zaman 18. ve 19. yüzyıllardan kalma ilaç şişelerini görebilirsiniz. Bunun yanında 1700’lü yıllardan kalma reçeteler, 200 yıllık tıbbi aletler, farklı birçok tozlar bulabilirsiniz. 18. yüzyıllarda bir soyluyu başarılı bir şekilde tedavi etmeyi başaran bir doktorun diplomasını da duvarda aslı bulabilirsiniz. Müze anlayışınızı daha da farklı kılacak bu mekâna mutlaka uğramalısınız. Cluj’un tarihi geçmişine, kültürüne geçmişi gösteren bir pencereden bakmak istiyorsanız Etnografya Müzesi’ne uğramanızı tavsiye ederiz. Bu müzede Transilvaya halkının iki yüz yıl önceki giyim kuşamını, gündelik yaşamlarını, askeri teknolojilerini ve bunun gibi daha birçok alandaki dönemi yansıtan nesneleri bulabilirsiniz. Etnografya Müzesi’nin oldukça zengin bir içeriğinin olduğunu belirtmenin yanında, bu müzeden kolay kolay çıkmak istemeyeceğinizi de ekleyelim. .Milli Sanat Müzesi’ de Transilvaya’ya damgasını vuran Barok mimarisinin en güzel eserlerinden biridir. Transilvanya Tarihi Müzesi de mutlaka uğramınız gereken Cluj müzelerinden biridir.

Cluj müzelerini bir kenara bırakarak doğayla bütünleşebileceğiniz botanik bahçelerine bir göz atmanın zamanı geldi. Alexandru Borza Botanik Bahçesinde kendinizi cennet bahçesinde hissedebilirsiniz. Alexandru Borza, Avrupa’nın en güzel ve en kompleks botanik bahçelerinden biridir. Bu botanik bahçesi 1872 yılında kurulmuştur. Alexandru Borza tarafından 1920 yılında yeniden düzenlenmiştir. Botanik Bahçesinin içerisinde gezdiğiniz zaman Alexandru Borza’nın bir heykelini de, bahçenin içerisinde bulabilirsiniz. Bu bahçenin içerisinde Dünya’nın dört bir yanından mükemmel bitki örneklerini bulabilirsiniz.

Cluj’da gezebileceğiniz daha birçok yer bulunmaktadır. Gezebileceğiniz mekânları şu şekilde sıralayabiliriz.

• Casa Matia Corvin
• Metropol Ortodoks Katedrali
• Ejder Katili St. George Heykeli
• St. Michael Roma Katolik Kilisesi
• Matthias Corvin Heykeli
• Terzi Kulesi
• Babesş Bolyai Üniversitesi Merkez Binası
• Central Park
• Citadell Park
• Lulius Park
• Kurt Capitoline
• Mihai Viteazul Heykeli
• Anakronizm Şeysi
• Matei Corvin Restoranı bulunmaktadır.

Eğer domuz eti yemiyorsanız Cluj’da yemek bulmanız biraz zor olabilir. Ancak bu durum sizi korkutmasın. Dünya’nın her yerine dürümü götürdüğümüz gibi Cluj’a da dürüm yapan mekânlar bulunmaktadır. Dürüme burada shaworma denilmektedir. Bu bölgede üç tane Türk restoranı da bulabilme şansınız bulunmaktadır. Bunlardan ikisinin ismi İstanbul, diğerinin ismiyse Tramvay’dır. Ülkemizin güzide lezzetlerinden çıkıp Cluj lezzetlerini denemek istiyorsanız Covrigi’yi mutlaka deneyebilirsiniz. Bu lezzet simide benzemektedir.

Samsun, Türkiye'nin en kalabalık on altıncı şehridir. Karadeniz ve Orta Karadeniz Bölgesi'nin ise en kalabalık şehridir. Büyükşehir Belediyesi olan Samsun'a komşu olan şehirler Ordu, Tokat, Amasya, Çorum ve Sinop illeridir. Karadeniz'in eğitim, sanati, ticaret, ekonomi ve sağlık açılarından en gelişmiş şehridir. Ayrıca "Karadeniz'in Başkenti" ve "Atatürk'ün Şehri" olarak anılmaktadır. Aynı zamanda liman şehri olan Samsun, önemli bir lojistik merkezidir. Yerleşim tarihi milattan önce 60.000 yılına kadar uzanır. 

Samsun, Karadeniz Bölgesi'nin orta bölümünde yer alır. Şehrin geneli zengin bir orman yapısına sahiptir. İlçelerinin ovalık alanlarında bitki örtüsü yok denecek kadar azdır. 1200 rakıma kadar olan yerlerde geniş yapraklı, sonrasında ise iğne yapraklı ağaçlar bulunur. Samsun il sınırlarından Kızılırmak ve Yeşilırmak geçer ve Karadenize dökülür. Şehrin ilçe sınırlarında ise çok sayıda akarsu bulunmaktadır. Samsun'da yeraltı zenginlikleri de azımsanmayacak kadar çoktur. Çinko, manganez, kurşun, tuğla, kireçtaşı, çimento, kiremit ve doğal taşlar hammeddeleri yeraltı zenginlikleri arasında gösterilebilir. Ayrıca linyit madeni ve jeotermal kaynaklar da önemli ölçüde çıkarılmaktadır. 

Samsun İklimi sahil ve iç kesimlerde konumu itibariyle değişiklikler gösterir. Sahil şeridi yerleşim yerlerinde iklim, yaz aylarında sıcak ve nemli, kış aylarında serin geçmektedir. İç kesimlerde ise dağların da etkisi ile karasal iklime dönüşen bir hava hakimdir. Yaz ayları serin, kış ayları soğuk yağmur ve kar yağışlı geçmektedir. Sahil kesimlerinde kar çok az görülürken, içlere doğru ulaşımın aksadığı zamanlar dahi olmaktadır. 

Şehrin tarihine baktığınızda tarım anlamında zeytin yetiştiriciliği 1870'li yıllarda yerini tütün üreticiliğine bırakmıştır. Zeytin üreticileri boşalan alanlar üzerine kalan zeytin ağaçlarını da sökerek yerine tütün ekildi. Tütün üretiminin yanı sıra şehirde tahıl üretimi de önemli bir yer tutmaktaydı. Sebze ve meyvecilik ise 19. yüzyıl başlarında Samsun'da yaygın olarak görülmeye başlanmıştır. Başta patates, soğan ve fasulye olmak üzere bir çok sebze çeşidi yetiştirilmeye başlandı. Meyce yetiştiriciliği ise genellikle bahçe kültürüne sahipti. Sonrasında kurulan çiftlikler birçok meyvenin yetiştirilmesi ve bakımının kolaylaşmasını sağladı. Devlet desteği de sağlanmasıyla 20.000 dekar üzerine kurulu bir çiftlik inşa edilierek tarıma katkıda bulunulmuştur. Ayrıca Ziraat Bankası'da 100.000 dönümlük iki çiftliğiyle şehrin tarım ve ekonomisinde önemli bir rol oynamıştır. 

Tarımın yanı sıra hayvancılık ve sanayide de gelişmiş Samsun,mutfağıyla da adından söz ettiren şehirlerimizdendir. Samsun mutfağı denince, Karadeniz, Anadolu, Kafkas ve Balkan etkilerini görmeniz mümkündür. Yöreye özgü bitkilerin bir çoğundan çorba ve turşu yapılmaktadır. Halk arasında en beğenilen yemekleri ise; Karalahana çorbası, dolma ve kavurmadır. Ayrıca fasulyenin turşusu ve diblesi de sık tüketilen yemeklerdendir. En çok tüketilen deniz ürünü ise hamsidir. Samsun'da hamsinin çeşit çeşit yemekleriyle karşılaşabilirsiniz. Tavası, buğulaması, pilavı ve ekmeği başlıcalarıdır. Mutfağının zengin oluşu turizme az da olsa katkı sağlamaktadır. Sahil ve güneş turizmi açısından çok gelişmese de Samsun'da doğa ve kültür turizmi önemli bir yer tutar. Samsun'da yamaç paraşütü, sörf, jet ski ve yelken sporları yapabilir, Gölalan Şelaleri ve Asarağaç Tepesi doğa yürüyüşlerine katılabilirsiniz. Şehrin tarihine tanıklık etmek isterseniz Bandırma Vapuru Müzesi, Gazi Müzesi ve Samsun Kent Müzesi ziyaret etmeniz gereken yerlerdendir. 

Ulaşım konusunda da gelişmiş bir şehir olan Samsun'da demiryolları, hafif raylı sistemler, karayolları, denizyolları ve havayolları gibi temel ulaşım araçları kullanabilirsiniz. Amisos Tepesi ile Batıpark arasındaki ulaşımı 320 metre uzunluğundaki teleferik hattıyla sağlayabilirsiniz. Cumhuriyet döneminde demiryolları önem taşımaktaydı. Bu nedenle 1923 yılında Samsun - Sivas arası demiryolu inşasına başlanmıştır. 1926 yılında hizmete açıldı fakat kötü havaşartları ve personel eksikliği sebebiyle 1932 yılında tamamlanmıştır. Osmanlı döneminde denizyoluyla Samsun'a getirilen malların karayolu ile Basra Körfezi'ne aktarılırken elverişsiz yolların azizliğiyle zor şartlarda gerçekleştirilmekteydi. Zamanla devletin karayollarına da yaptığı yatırımlar sayesinde şehrin tarih içinde önemli giriş çıkış kanalları oluştu. Demiryolu, denizyolu ve karayolu ile kesintisiz bir ulaşım imkanı Samsun'da sağlanmaktadır. Samsun Çarşamba Havalimanı, 15 Aralık 1998 yılında hava trafiğine açıldı ve ilk seferi 11 Ocak 1999 yılında gerçekleştirildi. Günümüzde İstanbul, İzmir, Ankara ve Antalya gibi şehirlere direkt uçuşlar gerçekleştirilmektedir.